Doğumdan Sonra Hamilelikten Korunmak
Anne adayı gebeliğini sağlıklı bir şekilde geçirip doğumunu da yaptıktan sonra bir süre hem ruhsal hem de fiziksel olarak dinlenmek için ani bir gebelikten kaçınılmalıdır. Uzmanlar tarafından doğumdan sonra gebelik kesinlikle önerilmeyen bir durumdur. Doğumdan sonra anne vücudunun kendini toparlaması ve yeniden güç kazanması için en az 1 yıl dinlenmesi gerekir. Her anne için bu süreç aynı değildir, bazılarında 1 yıl iken bazılarında daha ya da daha uzun sürebilir. Annenin sezaryen ya da normal bir doğum yapmış olması hiç önemli değildir ve bu süreyi değiştirmez.
Emzirme Gebelikten Korur mu?
Doğumdan sonra en çok sorulan soruların başında emzirmenin gebelikten koruyup korumayacağıdır. Emzirme doğumdan 3 ay sonraya kadar etkin bir korunma yöntemidir. Fakat bu süre geçince emzirmenin koruması azalarak devam eder. Bunun sebebi ise ovulasyon bir başka deyişle yumurtlama dönemi ilk üç aydan sonra başlar ve ilerleyen süreçlerde de tam olarak normal düzenine döner.
Kısacası doğumdan sonra bebeğini emziren annelerde gebelik riski emzirmeyenlere göre daha azdır. Emzirenlerde 3 aydan sonra görülüyorsa emzirmeyenlerde ise 3 haftadan sonra ortaya çıkar. Doğumdan sonra bir annenin kendisini gebelikten tam olarak koruması için bebeğini günde en az 5-6 kez emzirmesi ve ek gıdayı ise en az miktarda bebeğine vermesi gerekir.
Daha Başka Korunma Yöntemleri Nelerdir?
Doğumdan sonra gebelikten korunmak için emzirmenin yanı sıra korumanın diğer yolları da şunlardır:
- Spiral
- Prezervatif (kondom)
- Üç aylık progesteron iğneleri
Spiral doğumdan sonra bayanlar tarafından en çok tercih edilen doğumdan korunma yoludur. Yeni doğum yapmış bir anne için spiral takmak için en uygun zaman en az 1 buçuk ay sonrasıdır. Spiralin takılması için kadının adet dönemini geçirmesi gerekir. Faka spiral taktırmadan önce tüm kadınların detaylı bir jinekolojik muayeneden geçmesi çok önemlidir. Jinekolojik muayenede rahim ağzında yara, vajinal enfeksiyon, rahim ve yumurtalıklarda enfeksiyon risklerinin olup olmadığı araştırılır ve varsa bu sorunlar çözüldükten sonra spiral takılır. Bunlara ek olarak kadında bakır alerjisi olması da spiral takmaya engeldir.
Gebelikten korunmak için kadına çok büyük sorumlulukların düştüğü gibi aynı derece de erkeğin de dikkat etmesi gereken unsurlar vardır. İlişki sırasında doğru şekilde kullanılacak olan kondom en az spiral kadar tam bir koruma sağlayabilir. Fakat bazı erkeklerin kondom kullanmayı sevmemesi sebebiyle çoğu zaman spiral kullanımı daha yaygın olarak tercih edilir. Her iki yöntemi de kullanmak istemeyen kişiler için “üç aylık depo prosgestin iğnesi” yaptırabilir. Bu iğneler sadece doktorun uygun göreceği kişilerde uygulanır ve reçete ile alınır. Fakat koruma süresi sadece 3 aydır. Bu süre geride bırakıldığında mutlaka yeniden yaptırılmalıdır. Çoğu anne bu iğnelerin süte zarar vereceğinden korksa da süte bir zararı yoktur.
Üç Aylık Depo Prosgestin İğnelerinin Yan Etkileri
Her ne kadar korunma açısından 3 ay kadar tam bir korunma sağlasa da bu iğnelerin yan etkileri de görülür. Yan etkilerin başında iğnelerin yapıldığı zaman dilimi boyunca adet görememe (gebelik hali gibi), akne sorunu yaşama, göğüslerde geçmeyen gerginlik, iştah açılması nedeniyle kilo artışı ve ara ara zamansız adet kanamaları gelir. İğnelerin kullanımına son verildikten sonra dahi en az 6 ay kadar bir süre adet düzensizlikleri meydana gelir ve uzun süre sonra yavaş yavaş normal periyoduna döner.
Üç aylık iğneleri gibi saf progestin içeren doğum kontrol hapları da gebelikten korunmak için başka bir seçenektir fakat düzenli ve saatinde kullanılmadığı zamanlarda gebelik oluşumu kaçınılmazdır. Bu haplar tercih edilirken üç aylık depo progestin iğneleri gibi yan etkileresahip olduğu unutulmamalıdır.
Emziren Kadınlarda Doğum Kontrol Hapları Kullanılabilir mi?
Gebelikten korunmak için tercih edilen klasik doğum kontrol hapları anne sütünün azalmasına neden olabilir. Fakat saf progestin içeren haplar anne sütüne herhangi bir zarar vermez. Bu yüzden bebeğin emzirildiği bu dönemde klasik haplar önerilmez. Doğum sonrası ailesini tamamlamış olan anneler kesinlikle bir daha bebek istemedikleri durumlarda tüplerini-kanallarını bağlayabilir. Bu işleme tıp dilinde ligasyon denir.
Tüplerin bağlanması seçeneğini tercih eden bayanlarda bu işlem en erken doğumdan 5 gün sonra yapılabilir. Fakat buna hemen hazır olmayan ve düşünmek isteyen kişiler içinde 40 gün sonrası uygun olur. Bu işlem aile planlaması kliniklerinde, laparokopi ya da minilaporotomi adı verilen küçük bir kesi kullanılarak yapılır. Tüp bağlama işlemi sezaryen gebeliklerde doğum sırasında da kişilerin isteği üzerine yapılabilir.
Tüplerin bağlanması işleminde geri dönme şansı yok denecek kadar azdır. Bu yüzden çiftler çocuk istemediklerine emin olmalı ve ortak bir karar vermelidirler. Geri dönüş yapmak isteyen çiftler tüp bebek yöntemi ile sadece çocuk sahibi olabilirler. Halk arasında tüplerin bağlanmasından sonra adette düzensizlik ve cinsel istekte azalma inanışı kesinlikle yanlıştır. Bu yan etkiler söz konusu değildir.