Düşük Nedir?
Gebeliğin 20. haftasından önce yani, gebeliğin henüz yarısı tamamlanmamışken bebeğin ekleriyle birlikte dışarıya atılması, sağlıksız bir şekilde gebeliğin sonlanması durumudur Düşük. Hamileliğin yirminci haftasından sonraki durum tıp dilinde erken doğum olarak adlandırılmaktadır. Hamileliğin 10. haftasına kadar annenin kendi isteğiyle gebeliğin sonlandırılması uygulamasına da tıp dilinde kürtaj adı verilmektedir.
Düşük Neden Olur?
Yaklaşık olarak her yüz gebeliğin on beş tanesinde düşük vakası görülmektedir. En sık rastlanılan sebeplerden bir tanesi gebeliğin erken dönemlerinde annenin hamileliğini fark etmemiş olmasıdır. Düşük genç yaştaki anne adaylarında daha az, ileri yaştaki anne adaylarında daha sık şekilde görülmektedir. Düşüklerin %50'den biraz daha fazla oranla sebebi, anneye ait yumurtanın veya babaya ait spermin genetik veya fonksiyonel bir takım bozuklukları sonrası oluştuğu saptanmıştır.
Tıbben doğal seleksiyon olarak adlandırılan bu durum, sağlıksız ve yaşamaya elverişli olmayan bebeklerin, doğal bir yolla gebeliğin sonlanmasına bağlı olarak atılması sürecidir. Anne ve babanın yaşları düşük riskini yükselten faktörlerden biridir. İleri yaşlardaki gebeliklerde düşük riski daha fazladır. Anne rahimin de ki bir takım yapısal bozukluklar düşük riskini arttıran bir diğer faktördür.
Düşük Belirtileri Nelerdir?
Düşüğün en güçlü belirtisi kanamadır. Aniden başlayan kanamaya eşlik eden ağrı düşüğün en güçlü belirtisi olmakla birlikte her düşükte ağrı olmayabilir. Her kanamanın düşükle sonuçlanmayacağı da unutulmaması gereken bir diğer önemli detaydır. Anne adaylarının yaklaşık %25'inin gebelik dönemlerinde kanama geçirdikleri bilinmektedir. Kanama düşüğün en güçlü belirtisi olmakla birlikte her kanama düşük anlamına gelmez ve beraberinde ağrı olabilir ya da olmayabilir. Düşük olup olmadığının en doğru tespiti uzmanlar tarafından yapılacak bir takım testler sonucu anlaşılabilmekle birlikte, düşüğün esas belirtisi kanamadır.
Düşük Yapıldıktan Sonra Tekrar Hamile Kalınır mı?
Düşükler sekizinci haftadan önce olanlar erken dönem düşükler ve sekizinci haftadan yirminci haftaya kadar olan geç dönem düşükleri olarak iki ayrı türde ele almak gereklidir. Erken dönem veya geç dönem düşük yapılmış olması, düşük sonrası hamile kalınmasının süresi daha iyi incelenebilir.
Erken dönem yani sekizinci haftadan önce gerçekleşmiş olan düşükler eğer ilk defa gerçekleşmişse, düşüğün tekrarlaması son derece zayıf bir ihtimaldir. Bu tür durumlarda ikinci defa hamilelik sürecinin sağlıklı olmasının olasılığı çok yüksektir.
Geç dönem düşükler yani sekizinci haftadan sonra gerçekleşmiş düşük vakalarının tekrar hamile kalması sürecinin uzmanların denetiminde karar verilmesi en sağlıklı olan uygulamadır. Özellikle on dördüncü haftadan sonra gerçekleşmiş düşüklerde, bu durumun tesadüfen ortaya çıktığı asla düşünülmemelidir ve anne adayının tekrar hamile kalması bir takım incelemelerin yapılmasına bağlı olarak belirlenmelidir.
Erken dönem düşük yapılmışsa ve eğer bu ilk düşükse, düşükten 2 ay sonra tekrar hamile kalınabilir, geç dönem düşük gerçekleşmişse ve özellikle on dördüncü haftadan sonra gerçekleşmişse, uzmanların belirlediği takvim üzerinden hareket edilmeli ve gebelik öncesinde gerekli olan incelemeler ve çeşitli tedavi yöntemleri uygulanmalıdır.