Tibet Alp'in Dünyaya Gelişi
40. Haftadaydım ve 38. Haftadan itibaren beklenen açılma onca yürüyüş yapmama rağmen olmuyordu. Normal doğumu istediğim için sevgili doktorum bekleyelim diyordu. 13 Temmuz 2015 günü 40. Haftanın içindeyim ve yine kontrol günümdü eşimle hastaneye gittik. Doktorum yine hiçbir açılma yok dedi ve canım bu duruma çok sıkılıyordu! Gittiğim hastanede doğum bölümünde ki ebeler, hemşireler tanıdığımdı. Sağolsunlar desteklerini esirgemediler. O gün yine Nst'ye bağlandım. Hemşire "aç mısın? Bebek çok yorgun!" dedi.. "Hayır bir iki saat evvel güzelce yedim hiç aç değilim." dedim.
20 dakika süren NST'yi bir 20 dakika daha uzattı. Sonuç yine aynıydı. Miniğimin kalp atışları düzensizdi. Hamilelik beni çok panik ve pinpirikli yapmıştı. Duyduklarım karşısında oldum mu ben şimdi pervane!
Hemen sonucu alıp doktoruma çıktık.
"Korkma! Suyu eskimiş. Bana kalsa seni geçen hafta sezeryana almıştım. Sen normal doğum istiyorsun diye bekliyorum. Hiç bir açılman yok. Şimdi sana suni sancı veririm yine de açılman olmayabilir ve ben seni, bebeği riske atmamak için yine sezeryane alırım. Bu sefer iki doğumuda yaşarsın " dedi...
Bayram haftasıydı. Doktorum tatilde olacak, tanıdığım ebe hemşireler tatilde olacak! Ya doğumum bayrama gelirse ve aniden doğum gerçekleşir ve doktorum, tanıdıklarım doğuma yetişemez, tanımadığım güvenini alamadığım yabancı nöbetçilerin eline kalırsam korkusu, paniği... Bunları düşünmek beni fazlasıyla yormuştu.
Doktoruma "Ben size tabiyim. Ne gerekiyorsa onu yapalım" dedim. Doktorum "çok stres yaptın vaktin zaten gelmiş bana kalırsa bu durumda sezeryanle alalım bebeği" dedi.
Normal doğumu eşim de ben de çok istiyoruz ama ödüm de patlıyor. Bilmediğim şey ve bu süreçten çok korkuyordum. Eşim doktorun soykediklerini duyunca o normal doğum olsun diye tutturan adam "hemen sezeryan olmalı. Bebeğimizi riske atmayalım! " dedi Eşimle bir karar vermek için koridorda koltuğa oturduk. Yakınlarımızı arayıp destek istiyorduk. Paniklemiştik çünkü şimdi de sezeryanden korkuyordum ben ki iki tane doğum kitabı okudum ve ikisinde de sezeryan doğum bölümünü atlamış okumamıştım. Çünkü normal doğum yapacam diyip kendimi hazırlamıştım.
Hiç birşeyi çok istemeyeceksin. İstediğin gibi olamıyor bazen... Normalı mı beklesek diyordum fakat...
Eşim sezeryan gününü almadan beni hastaneden çıkarmadı ve biz ertesi güne sezeryan yatışını başlattık. O gece sabah gelmek bilmedi. Heyecan, telaş korku ve şaşkınlık hakimdi bende, eşimde.
14 Temmuz'da öğlen 12.15'de oğlumu epidural doğum ile karşıladım. Uyanık olup oğlumu karşılak istedim. Doktorum işlem sırasında panikle yanıma eğilip "iyi ki sezeryan yapmışız! Bebeğin boynuna üç kez göbek bağı dolanmış" dedi! O bağlar çıkınca bebeğim sğlamaya başladı. O korkuyu size anlatamam korkunç bir histi! Ya normal doğumu bekleseydim?
Bir gün bile beklesek allah korusun yavrum ölebilirdi! Ağlayınca hemen yanağıma getirdiler kuzumu, seslendim. Sesimi duyar duymaz gözlerini açtı bana baktı ve sustu... Allahım bunun üzerine bir duygu yok! Güzellik yok! Evlat sen nasıl bir duygusun? Rabbim isteyen, dileyen herkese nasib etsin. Bunun için çok dua ettim.
Benim doğum hikayemde böyle. Israr etmeyin hayırlısını dileyip akışına bırakın. Herşey gönlünüzce olsun. Çok sevgiler...
<< Önceki Hikaye Sonraki Hikaye >>